Niye bilmiyorum...
Bu nefret umrumda kılsa da adı telaffuz edilen hava ciğerlerimde nefrete dönüşüyor. Bunu engelleyemiyorum..
Lanet olsun ki onun sevdiği her şeyden nefret ediyorum..
Her şeyinden..
Adından, giyiminden, annesinden, babasından..
Lanet olsun ki ben ondan gerçekten nefret ediyorum..
Kolay kolay geçmiyor nefret..
Kilometrelerce uzağında olsa da acı çekmesini istemekten alamıyorum kendimi..
Hele benim gibi kinci biri için bu çok daha zor..
Ondan nefret ediyorum..
Nefret...
Kin, nefret, kan...
O isimle birlikte kullanıldığında bunlar sanki ait oldukları yerdelermiş gibi geliyor ve bazen suratının ortasına attığım yumruk en büyük hayalim oluyor..
Ondan nefret ediyorum!
Yüce bir affedici olmak çok güzel olurdu ama son nefesimde bile affetmeyeceğim onu biliyorum..
Her zaman bana çektirdiği acının kaç be kat fazlasını çekmesini dileyeceğim..
Ve biliyorum bu hiçbir zaman gerçekleşmeyecek..
Acı, duyguları olan insanlar içindir..
Ve ben yalnızca ondan nefret etmeye devam edeceğim.. Sürekli acı çekmesini dileyeceğim...
Ve en kötü ben yine böyle kendi kendime zarar vereceğim..
Nefreti bile bana zarar vermeye yetiyor...
Ondan gerçekten Nefret ediyorum..